- Katılım
- 18 Nisan 2006
- Mesajlar
- 6,763
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
- Web sitesi
- www.türkiyeelektronikçileri.org
Titiz erkekler kadınları çileden çıkarıyor
Genelde kadınlar, eşlerinin temizlik konusunda dikkatli olmasını ister. Ama bazen dengelerin bozulduğu da oluyor. Gereğinden fazla titiz olan, hiçbir şeyi beğenmeyen erkekler kadınları hasta ediyor.
35 yaşındaki Ömer Kurt, Adapazarı'nda nakliye işiyle uğraşıyor. Ömer Bey, 11 yıl önce hayatını Aysu Hanım'la birleştirmiş. 2 çocukları olan çiftin evlilikleri boyunca yaşadığı en büyük problemleri Ömer Bey'in aşırı titizliği olmuş. O, evlenirken yeni alınan tüm eşyaları bile yıkayacak, silecek kadar titiz. Eşi de temiz bir kadın olmasına rağmen Ömer Bey onun yaptıklarını beğenmiyor, arkasından tuvaleti, banyoyu yeniden yıkıyor. Tabii bu durum Aysu Hanım'ı üzdüğü gibi özellikle çocuklarını büyütürken ciddi sıkıntılar yaşatmış. Çocuğun üzerindeki en ufak bir leke bile Ömer Bey için ciddi sorun olurmuş. 11 yılın sonundaki durumu sorarsanız, Aysu Hanım şu an psikolojik tedavi görüyor. Tıpta Ömer Bey'in yaşadığı durum "Obsesif Kompulsif Bozukluk" olarak nitelendiriliyor. Halk arasında ise "temizlik hastalığı" deniyor. Bu hastalığın tedavisinde ise ilaçlar devreye giriyor.
Bahsettiğimiz olay belki de yaşanabilecek en uç durum. Bu kadar ileri düzeyde olmasa da eşlerinin titizliğinden şikâyetçi olan kadınların sayısı hiç de az değil. Aile Danışmanı ve Eş Terapisti Psikolog Nimet Kirişçi, titiz erkeklerin farklı takıntılarının da olduğunu söylüyor ve "Kiminde düzen takıntısı oluyor, hiçbir şeyin eğri olmasına tahammül edemiyor. Evde kırlentler, yastıklar bile çok düzgün duruyor. " diyor. Genellikle kadınların üstlendiği temizlik işine, erkeğin bu kadar müdahale etmesi evlilik hayatını olumsuz etkiliyor tabii. Kirişçi, bunun kadınlarda da, erkeklerde de olsa karşı cinsi rahatsız eden, günlük hayat kalitesini düşüren, yaşam alanını daraltan oldukça zor bir durum olduğunu söylüyor.
Nasıl kurtulabilirsiniz?
Psikyatrist Kadriye Şentürk Pehlivan, kadın da olsa, erkek de olsa titizliğin ciddi bir rahatsızlık olduğuna dikkat çekiyor ve "Yakınları onlar gibi düşünmediği için eşlerini, çocuklarını memnun etmek için zorlanıyorlar." diyor. Peki, böyle bir şikayeti olanlar ne yapmalı? Eğer titizlik, hastalık boyutuna geldiyse ilk olarak ilaç tedavisi uygulanıyor. Tedavi sürecinde sonuç alınamayan hasta sayısı çok az. Tamamen geçmese bile kişi günlük yaşama adapte hale gelecek kadar geriletilebiliyor. Eğer hastalık boyutunda değilse zihindeki yanlış algıların yerine doğru olanların konulması için çalışılıyor. Yani sadece bir sosyal öğrenme yeterli oluyor. Nimet Kirişçi, bu süreci şöyle açıklıyor: "Erkeğin annesi çok titizdi ve bu düzeni ondan öğrendi. Eşinden de bunu bekliyor. O zaman ilaca gerek yok, sadece davranışçı ödevlerle yine konuşarak, bunun bir sosyal öğrenme olduğunu annesinden böyle gördüğü için eşinden bunu beklediği anlatılırsa tabii ki çözülür."
Anneler durumu pekiştiriyor
Aile danışmanı ve eş terapisti Nimet Kirişçi: Böyle davranan kişiler bunu ellerinde olmadan yapıyorlar. Bilinçdışı denen farklı dinamikleri var. Kadında titizlik kabul edilebilirken erkekte özellikle evlilik yaşamı içinde zor bir davranış. Erkek annelerinin de bu durumu pekiştirdiğini görüyorum. "Oğlum kız gibi becerikli, bir kadın gibi düzenli." diye övünüyorlar. Halbuki bu bir rahatsızlık ve eşi, çocukları çok rahatsız ediyor. Düzenli olmak güzel bir şey ama normal sınırlar içinde. Eğer karşı tarafın hayatına sınırlamalar getiriyorsa, o evde yaşayan insanları robotlaştırıyorsa, mekanikleştiriyorsa bu normal çizgilerin dışında demektir.
Genelde kadınlar, eşlerinin temizlik konusunda dikkatli olmasını ister. Ama bazen dengelerin bozulduğu da oluyor. Gereğinden fazla titiz olan, hiçbir şeyi beğenmeyen erkekler kadınları hasta ediyor.
35 yaşındaki Ömer Kurt, Adapazarı'nda nakliye işiyle uğraşıyor. Ömer Bey, 11 yıl önce hayatını Aysu Hanım'la birleştirmiş. 2 çocukları olan çiftin evlilikleri boyunca yaşadığı en büyük problemleri Ömer Bey'in aşırı titizliği olmuş. O, evlenirken yeni alınan tüm eşyaları bile yıkayacak, silecek kadar titiz. Eşi de temiz bir kadın olmasına rağmen Ömer Bey onun yaptıklarını beğenmiyor, arkasından tuvaleti, banyoyu yeniden yıkıyor. Tabii bu durum Aysu Hanım'ı üzdüğü gibi özellikle çocuklarını büyütürken ciddi sıkıntılar yaşatmış. Çocuğun üzerindeki en ufak bir leke bile Ömer Bey için ciddi sorun olurmuş. 11 yılın sonundaki durumu sorarsanız, Aysu Hanım şu an psikolojik tedavi görüyor. Tıpta Ömer Bey'in yaşadığı durum "Obsesif Kompulsif Bozukluk" olarak nitelendiriliyor. Halk arasında ise "temizlik hastalığı" deniyor. Bu hastalığın tedavisinde ise ilaçlar devreye giriyor.
Bahsettiğimiz olay belki de yaşanabilecek en uç durum. Bu kadar ileri düzeyde olmasa da eşlerinin titizliğinden şikâyetçi olan kadınların sayısı hiç de az değil. Aile Danışmanı ve Eş Terapisti Psikolog Nimet Kirişçi, titiz erkeklerin farklı takıntılarının da olduğunu söylüyor ve "Kiminde düzen takıntısı oluyor, hiçbir şeyin eğri olmasına tahammül edemiyor. Evde kırlentler, yastıklar bile çok düzgün duruyor. " diyor. Genellikle kadınların üstlendiği temizlik işine, erkeğin bu kadar müdahale etmesi evlilik hayatını olumsuz etkiliyor tabii. Kirişçi, bunun kadınlarda da, erkeklerde de olsa karşı cinsi rahatsız eden, günlük hayat kalitesini düşüren, yaşam alanını daraltan oldukça zor bir durum olduğunu söylüyor.
Nasıl kurtulabilirsiniz?
Psikyatrist Kadriye Şentürk Pehlivan, kadın da olsa, erkek de olsa titizliğin ciddi bir rahatsızlık olduğuna dikkat çekiyor ve "Yakınları onlar gibi düşünmediği için eşlerini, çocuklarını memnun etmek için zorlanıyorlar." diyor. Peki, böyle bir şikayeti olanlar ne yapmalı? Eğer titizlik, hastalık boyutuna geldiyse ilk olarak ilaç tedavisi uygulanıyor. Tedavi sürecinde sonuç alınamayan hasta sayısı çok az. Tamamen geçmese bile kişi günlük yaşama adapte hale gelecek kadar geriletilebiliyor. Eğer hastalık boyutunda değilse zihindeki yanlış algıların yerine doğru olanların konulması için çalışılıyor. Yani sadece bir sosyal öğrenme yeterli oluyor. Nimet Kirişçi, bu süreci şöyle açıklıyor: "Erkeğin annesi çok titizdi ve bu düzeni ondan öğrendi. Eşinden de bunu bekliyor. O zaman ilaca gerek yok, sadece davranışçı ödevlerle yine konuşarak, bunun bir sosyal öğrenme olduğunu annesinden böyle gördüğü için eşinden bunu beklediği anlatılırsa tabii ki çözülür."
Anneler durumu pekiştiriyor
Aile danışmanı ve eş terapisti Nimet Kirişçi: Böyle davranan kişiler bunu ellerinde olmadan yapıyorlar. Bilinçdışı denen farklı dinamikleri var. Kadında titizlik kabul edilebilirken erkekte özellikle evlilik yaşamı içinde zor bir davranış. Erkek annelerinin de bu durumu pekiştirdiğini görüyorum. "Oğlum kız gibi becerikli, bir kadın gibi düzenli." diye övünüyorlar. Halbuki bu bir rahatsızlık ve eşi, çocukları çok rahatsız ediyor. Düzenli olmak güzel bir şey ama normal sınırlar içinde. Eğer karşı tarafın hayatına sınırlamalar getiriyorsa, o evde yaşayan insanları robotlaştırıyorsa, mekanikleştiriyorsa bu normal çizgilerin dışında demektir.