Neler yeni

Welcome to SATBİL FORUM PAYLAŞIM

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?

Bir Satbil Forum Efsanesi

Satbil Reklam Alanı

Satbil Forum Reklam

hayatta her şey para değil bazen

MüDüR

Administrator
Local time
16:45
Katılım
4 Mart 2006
Mesajlar
8,652
Tepkime puanı
12
Puanları
0
> *BİR TAKSİ YOLCULUĞU*
*
> > *Yirmi yıl önce geçimimi taksicilik yaparak kazanıyordum. Bir
> > keresinde, saat sabaha karşı 02.30'da bir yolcu aldım; adrese
> > vardığımda, giriş katındaki bir pencerede görülen tek ışığın dışında
> > bütün bina kapkaranlıktı.
> > Bu şartlar altında, çoğu taksi
> > şoförü bir iki sefer korna çalar, bir dakika bekler, sonra çeker
> > giderdi. *
> >
> > *Fakat ben, taşıma aracı olarak
> > yalnızca taksiye bağlı pek çok fakir insanla karşılaşmıştım.
> > Eğer etrafta tehlike kokusu yoksa, her zaman kapıya giderdim. Bu
> > yolcu belki de benim yardımıma ihtiyaç duyacak biridir, diye
> > düşünürdüm kendi kendime. *
> >
> > *Onun için kapıya gittim ve çaldım, "Bir dakika", diye yanıt verdi
> > zayıf, yaşlıca bir ses. Yerde birşeyin sürükleyerek çekildiğini
> > duyabiliyordum. *
> >
> > *Uzun bir aradan sonra, kapı açıldı.
> > Önümde 80'li yaşlarında, ufak
> > tefek bir
> > hanım duruyordu. Sanki 1940'ların
> > filmlerinden
> > çıkmışçasına, emprime
> > bir
> > elbise giymişti ve başına da ön
> > tarafına tül tutturulmuş yuvarlak bir şapka takmıştı. *
> >
> > *Yanında küçük, plastikten bir valiz vardı. Daire sanki içinde
> > yıllardır hiç yaşanmamış gibi bir görünüme sahipti.
> > Bütün eşyalar çarşaflarla
> > örtülüydü.
> > Duvarlarda saat, süs eşyası ya da
> > tezgahın üzerinde kap-kaçak yoktu.
> > Köşede,
> > içi fotoğraf ve cam bardaklarla
> > doldurulmuş bir karton kutu duruyordu.
> > * *
> >
> > *"Çantamı arabaya kadar taşır
> > mıydınız?" dedi. Valizi arabaya
> > götürdüm,
> > sonra kadına yardım etmek üzere döndüm.
> > Koluma girdi ve yavaşça arabaya
> > yürüdük. Nezaketimden ötürü teşekkür edip duruyordu. "Bir şey
> > değil", dedim ona. "Ben yalnızca anneme nasıl davranılmasını
> > istiyorsam yolcularıma o şekilde davranmaya gayret ediyorum." *
> >
> > *"Ah, ne kadar iyi bir çocuksun sen," dedi. Arabaya bindiğimizde,
> > bana adresi verdi, sonra, "Şehrin içinden gitmemiz mümkün mü?" diye
> > sordu.
> > * *
> >
> > *"Orası kestirme değil," diye cevap verdim hemen. *
> >
> > *"Benim için fark etmez," dedi. "Acelem yok.
> > Güçsüzler yurduna
> > gidiyorum." *
> >
> > *Dikiz aynasından baktım. Gözleri
> > parlıyordu. "Ailemden kimse kalmadı,"
> > diye
> > sözünü sürdürdü. "Doktor çok fazla zamanım kalmadığını söylüyor." *
> >
> > *Yavaşça uzanıp taksimetreyi
> > kapattım.*
> >
> > *"Hangi yoldan gitmemi arzu edersiniz?" diye sordum.
> > * *
> >
> > *Ondan sonraki iki saat boyunca şehirde dolaştık. Bana bir zamanlar,
> > asansör işletmeni olarak çalıştığı binayı gösterdi. Yeni
> > evlendiklerinde kocasıyla birlikte oturdukları mahallede gezindik.
> > Arabayı, genç kızlığında
> > dansa
> > gittiği bir zamanlar balo salonu olan mobilya ambarının önünde
> > durdurmamı istedi. *
> > * *
> >
> > *Arada bir belirli bir binanın veya bir köşenin önünden geçerken
> > yavaşlamamı rica edip, gözlerini karanlığa içine dikerek, hiç bir
> > şey söylemeden öylece oturup baktı.
> > *
> >
> > *Güneşin ilk ışıkları
> > ufukta belirmeye başlamıştı ki,
> > birden "Yoruldum.
> > Gidelim artık," dedi. *
> > * *
> >
> > *Sessizlik içinde bana vermiş olduğu adrese gittik. Sütunlu girişi
> > olan alçak bir binaydı, hastaların iyileşmek için gittiği sağlık
> > evlerine benziyordu. *
> >
> > *Araba durur durmaz, iki hademe çıkarak yanımıza geldi. Merak ve
> > dikkatle kadının her hareketini izliyorlardı.
> > Onu bekliyor olmalıydılar. Bagajı
> > açarak küçük valizini kapıya götürdüm.
> > Kadın tekerlikli iskemleye
> > oturtulmuştu bile. *
> > * *
> >
> > *"Borcum ne kadar?" diye sordu, çantasına
> > uzanarak.*
> >
> > *"Borcunuz yok," dedim.*
> >
> > *"Geçiminizi sağlamanız gerek," diye cevap
> > verdi.*
> >
> > *"Başka yolcular var," dedim. Neredeyse hiç düşünmeden eğildim ve
> > onu kucakladım. Bana sımsıkı sarıldı. *
> >
> > *"Yaşlı bir kadına küçük bir mutluluk yaşattınız," dedi. "Teşekkür
> > ederim."
> > *
> >
> > *Elini sıktım, sonra loş sabah
> > ışıklarının içine yürüdüm.
> > Arkamda bir
> >
> > kapı
> > kapandı. Bir hayatın kapanış
> > sesiydi bu. *
> > * *
> >
> > *O vardiyamda artık hiç müşteri
> > almadım. Amaçsızca, düşüncelerimde
> > kaybolmuş
> > dolaştım. Günün geri kalan
> > kısmında hemen hiç konuşamadım.
> > Ya o
> > kadıncağız
> > öfkeli bir şoföre ya da vardiyasını
> > bitirmek için acele eden bir şoföre
> > rast
> > gelseydi? Ya ben yolculuğu reddetseydim veya bir kere korna çalıp
> > sonra da çekip gitseydim? *
> >
> > *Şöyle bir yeniden gözden geçirdiğimde, aklıma hayatımda bundan daha
> > önemli yaptığım bir şey gelmedi. *
> >
> > *Hayatımızın önemli anların
> > etrafında geliştiğini düşünmeye
> > şartlanmışızdır.
> > Fakat önemli anlar bizi genellikle habersiz yakalar
> > --- başkalarının
> > önemsiz
> > sayabileceği bir biçimde güzelce
> > paketlenmiş olarak. *
> > ** * **
> > * *
> >
> > *İNSANLAR NE YAPTIĞINIZI VEYA NE
> > SÖYLEDİĞİNİZİ TAM OLARAK
> > HATIRLAMAYABİLİRLER, FAKAT
> > KENDİLERİNİ NASIL
> > HİSSETTİRDİĞİNİZİ
> > DAİMA
> > HATIRLARLAR. *
> >
> > * *
> >
> > *Bunu
> > on gün içinde on kişiye gönderirseniz sürprizli hediyeler
> > kazanmazsınız. Fakat belki dünyanın biraz daha sevecen ve biraz daha
> > merhametli olmasına yardım etmiş olursunuz. *


anlayana...:D:
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst