Bir martının sessiz kuytularda bağırışlarına özenmişimdir hep, serbestce dilediği gibi uçup, son sesiyle bağırışı...
Aslında hayatın içinde hep bir oyun vardır, kişiye göre yön çizen, kişiye göre rol alan. Bizler hep baş rol oyuncusu olmak isterizdimi! Çünkü her seferinde ön planda olmak yaradılışımızda bulunmamaktadır, oysa geride bırakılan diğer figüranları hiçbirzaman kaale almayız, bir gün gelir senin oyunun bittiğinde işte o figüranler kendilerini öyle bir plana çıkarırlar ki bizler sadece düşüncelere boğarız kendimizi, kimse bencilim hayır demesin, her insan kendi içinde bencildir, bunuda oyuncunun iyi oynamasına yomalıyız ki, kimileri bunu çok iyi örneklerle göz önünde yaşatır kimileri nefret edilecek şekilde gösterir oysa başlangıç-sonuç hep aynı olaydan çıkar bencil olmak...
Hayata hep bir umutla bakarız, kimimiz ufacık tebessümde mutluluğu ararız, kimimiz daha fazlasını isteriz ama orada da başlangıç-sonuç aynıdır mutlu olmak...
Sevmek-aşk deriz hepimiz kendimizce hep doğrusu sevgiyi,aşkı bulduk deriz hiç bir zaman karşında ki insanı haklı edip kendi haksızlığımızı düşünmeyiz oysa düşünemeyiz başlangıç-sonuç herkes kendince haklıdır...
Hayata atılırız, kazanırız, başarılı oluruz adım adım tırmanırız yükseliş merdivenlerini, kazancıkca övgüler alıp havalara gireriz kimimiz bunu mütavaziliyle sergiler, kimileri iğrenç megolabanlıklarıyla aslında başlangıç-sonuç aynıdır hepimiz kendimizi beğeniriz...
Sonra yaşlanır çoluk çocuk sahibi oluruz, bizler hep onların mutluluğunu isteriz bazen kızarız onlara yaptıkları hatalardan dolayı ama hep unuturuz bizimde zamanında aynı yolardan geçtiğimizi başlangıç-sonuc aynıdır bizlerde zamanında gençtik...
Sahne kapanır oyuncu tek başına sergilediği oyunda ne kadar alkış alır sizce???
Başlangıç-Sonuç aynıdır,,, gerçekler her zaman acıdır....
Elmas ALEMDAR
Aslında hayatın içinde hep bir oyun vardır, kişiye göre yön çizen, kişiye göre rol alan. Bizler hep baş rol oyuncusu olmak isterizdimi! Çünkü her seferinde ön planda olmak yaradılışımızda bulunmamaktadır, oysa geride bırakılan diğer figüranları hiçbirzaman kaale almayız, bir gün gelir senin oyunun bittiğinde işte o figüranler kendilerini öyle bir plana çıkarırlar ki bizler sadece düşüncelere boğarız kendimizi, kimse bencilim hayır demesin, her insan kendi içinde bencildir, bunuda oyuncunun iyi oynamasına yomalıyız ki, kimileri bunu çok iyi örneklerle göz önünde yaşatır kimileri nefret edilecek şekilde gösterir oysa başlangıç-sonuç hep aynı olaydan çıkar bencil olmak...
Hayata hep bir umutla bakarız, kimimiz ufacık tebessümde mutluluğu ararız, kimimiz daha fazlasını isteriz ama orada da başlangıç-sonuç aynıdır mutlu olmak...
Sevmek-aşk deriz hepimiz kendimizce hep doğrusu sevgiyi,aşkı bulduk deriz hiç bir zaman karşında ki insanı haklı edip kendi haksızlığımızı düşünmeyiz oysa düşünemeyiz başlangıç-sonuç herkes kendince haklıdır...
Hayata atılırız, kazanırız, başarılı oluruz adım adım tırmanırız yükseliş merdivenlerini, kazancıkca övgüler alıp havalara gireriz kimimiz bunu mütavaziliyle sergiler, kimileri iğrenç megolabanlıklarıyla aslında başlangıç-sonuç aynıdır hepimiz kendimizi beğeniriz...
Sonra yaşlanır çoluk çocuk sahibi oluruz, bizler hep onların mutluluğunu isteriz bazen kızarız onlara yaptıkları hatalardan dolayı ama hep unuturuz bizimde zamanında aynı yolardan geçtiğimizi başlangıç-sonuc aynıdır bizlerde zamanında gençtik...
Sahne kapanır oyuncu tek başına sergilediği oyunda ne kadar alkış alır sizce???
Başlangıç-Sonuç aynıdır,,, gerçekler her zaman acıdır....
Elmas ALEMDAR