Neler yeni

Welcome to SATBİL FORUM PAYLAŞIM

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?

Bir Satbil Forum Efsanesi

Satbil Reklam Alanı

Satbil Forum Reklam

Şah Abbas Safevî (I. Abbas)

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Şah Abbas Safevî (I. Abbas)Safevî şahlarının beşincisi. Muhammed Hüdâbende’nin oğlu olup, 1571’de doğdu. Safevî şahı olan babası Muhammed Hüdâbende’ye, Herat’ta isyan etti. Kazvin’i ele geçirdi. 1587’de Safevî şahı olarak tanındı.
 

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
1588 yılı ortalarında Özbek Hanı Abdullah Han, Safevîlere âit Herat’ı zaptedip Meşhed üzerine yürüdü. Şah Abbas, onu durdurmak için Horasan’a hareket edince Osmanlılar, Gence ve Nihavend’i ele geçirdiler. Böylece doğuda Özbek, batıda da Osmanlı kuvvetlerinin tehdidi altında kalan Safevî Devletinde, iç isyanlar da görülmeye başladı. Ülke içindeki emirler, bağımsız hareket ediyor ve isyan hareketlerinde bulunuyorlardı. Şah Abbas, iç isyanları bastırabilmek için, Osmanlılarla anlaşmak istedi. Yapılan görüşmelerden sonra, İran’da hazret-i Peygamberin Eshâbına ve halîfelerine hakâretten vazgeçilmesi, Sünnîlere karşı zulüm ve eziyette bulunulmaması ve tarafların ellerindeki yerlerin aynen muhâfazası şartlarıyla bir antlaşma imzâlandı. Böylece, Azerbaycan’ın bir kısmı, Şirvan, Gürcistan, Karabağ ve Luristan’ın bir bölümü, Osmanlıların elinde kalıyordu.
 

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Osmanlılarla yapılan bu barış antlaşmasından sonra Şah Abbas, İran’da başkaldırmış olan emirlerle mücâdeleye girişti. Devletin merkezî otoritesini kuvvetlendirince, doğuda Mâverâünnehir Seferine çıktı. 1597’de Özbek Sultanı Abdullah Hanı, Herat’ta yendi ve Horasan’dan uzaklaştırdı. Böylece, ülkesini huzura kavuşturdu. Osmanlılara karşı koyabilmek için devlet merkezini Kazvin’den İsfahan’a nakletti. Osmanlıları taklit ederek maaşlı, tüfenkli yeni bir ordu kurdu. Şahsevenler adı verilen bu ordunun kaynağını daha çok Gürcü ve Ermeniler meydana getiriyordu. Bu hazırlıklardan sonra Şah Abbas, 26 Eylül 1603’te, Basra Körfezi’nde Bahreyn Adalarını alıp, batıda Osmanlı topraklarına göz koydu. Safevîlerin, tek başlarına, Osmanlılarla mücâdelesinin imkânsız olduğunu anlayınca, ittifak aradı. Doğudaki Özbekler ve Gürcüler, Tebriz’i âni bir baskınla işgal etti.
 

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Tebriz’deki Osmanlı askeri, iç kaleye çekilip, şehir, Safevîlerin eline geçti. Lala Ali Paşa, sefer dönüşü Tebriz’in kuzeybatısındaki Sofyan mevkiinde Safevî baskınına uğradı. Şah Abbas, 1500 ile 2500 kadar olan az miktardaki Osmanlı kuvvetleri üzerine süvari kıtalarını gönderip, 15.000 kişilik kuvvetiyle, Lala Ali Paşayı yendi. Lala Ali Paşa'nın; esir edilmesine rağmen kahramanca müdafaası, Şah Abbas’ın dikkatini çektiğinden, hayâtını kahramanlığına bağışladı. Nahcivan ve Erivan da Safevî hâkimiyetine geçti.
 

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Osmanlılar, devamlı Avrupa cephesinde harplerle meşgul olduğundan, İran cephesiyle bütünüyle ilgilemediler. 1671’de, Vezir-i âzam Halil Paşa, Erdebîl Seferi denilen İran Seferine çıkınca, 26 Eylül 1618’de Osmanlı-Safevî Antlaşması yapıldı. Şah Birinci Abbas zamânında yapılan bu antlaşmayla; Kars ve Ahıska ile batısı Osmanlılara kalacak; Osmanlı hâkimiyetinde bulunan Dağıstan beylerine taarruz edilmeyecek; esirler iâde edilecek; İran şâhı her yıl Osmanlıya haraç olarak yüz yük ipek kumaş ve diğer kıymetli eşyâlar gönderecekti. Buna rağmen, Şah Abbas, 1624’te Kerbela Haccı bahânesiyle 11/12 Ocak gecesi Bağdat’ı işgâl ettirdi. Bağdat’taki Osmanlı devlet adamları, askerleri, âlimleri ve Müslümanlardan binlercesini insanlık dışı fiillerle katlettirdi. Eshâb-ı kirâm ve Ehl-i beytin türbelerini tahrip ettiler. Bu katliam ve tahribat üzerine Osmanlılar, Bağdat Seferi hazırlıklarına başladı.
 

GENCO

Zevk Sahibi
Local time
08:23
Katılım
2 Nisan 2011
Mesajlar
1,716
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
52
Serdar-ı Ekrem Hâfız Ahmed Paşa, 11 Kasım 1625 târihinde Bağdat’a gelip, Azamiye Kalesini zaptetti. Bağdat, Osmanlı ordusunca kuşatılınca, Şah Abbas, otuz bin kişilik bir imdat ordusuyla bölgeye geldi. Bağdat’ta, Osmanlılarla üç defâ neticesiz muhârebe oldu.
Şah Abbas’tan sonra, Sultan Dördüncü Murad Han (1623-1640) zamânında, bölgedeki üstünlük tekrar Osmanlılara geçti. Sultan Dördüncü Murad Han, 1638’de bizzat Bağdat Seferine çıkınca, şehir, 24 Aralık 1638’de teslim alındı. Bölgede tekrar adâlet tesis edilip, tâmirat ve îmâr faaliyetleri yapıldı.
Zâlimliğiyle ün yapan Birinci Şah Abbas-ı Safevî, kırk üç yıl hükümdarlık yaptıktan sonra, 19 Ocak 1629 târihinde Mazenderan’da öldü. Yerine torunu Sam Mirza, Birinci Şah Safi adıyla Safevî Şahı oldu.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst