Neler yeni

Welcome to SATBİL FORUM PAYLAŞIM

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?

Bir Satbil Forum Efsanesi

Satbil Reklam Alanı

Satbil Forum Reklam

İnönü’nün 50 yıl önce Erdoğan’a verdiği cevap

med61

Guest
Local time
01:39
Katılım
22 Mart 2008
Mesajlar
6
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Mustafa Armağan

Bu haftanın gündemine, geçtiğimiz hafta sonu Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın “CHP zihniyetinin Atatürk'ün vefatından sonra PTT'nin
pullarından, paralardan, okullardan, devlet dairelerinden Atatürk'ün
resimlerini nasıl kaldırdıklarını gayet iyi biliriz” sözü damgasını vuracak gibi
görünüyor.


Nitekim Başbakan’ın yakın tarihe yönelik bu göndermesi basının dikkatini
çekerken, CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay cevap yetiştirmekte
gecikmedi ve Başbakan’ı 1925 yılında çıkarılan bir kanundan habersiz olmakla
suçladı: “Bu 1925 yılında çıkarılan bir kanunda var. Türk parasının
üzerinde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlarının resmi olur. Bu
yasanın gereğidir.”



Bunu okuyunca Okay hangi yasadan söz ediyor acaba? diye merak ettim.
TBMM’nin 30 Aralık 1925 günü kabul ettiği bir kanun var hakikaten. Adı, 701
Sayılı “Mevcut Evrak-ı Nakdiyenin Yenileriyle İstibdaline Dair Kanun”
şeklinde geçiyor. Ya da bugünkü dil'le söylersek, Mevcut Kağıt Paraların
Yenileriyle Değiştirilmesine Dair Kanun
”.


Yalnız sözkonusu kanunla ilk Türk banknotlarının bastırılmasına karar
verilmiştir, şeklinin ve üzerine hangi resimlerin konulacağının belirlenmesine
değil.


Kanun, paraların şeklini şemailini belirleme işini düzenlememiştir. Bu
düzenlemeleri yapacak bir komisyonun kimlerden oluşacağını ve görevinin ne
olacağını belirlemekle yetinmiş. Dolayısıyla 1925’de hazırlıklara başlayan
komisyonun çalışmasıyla Cumhuriyet döneminin ilk kağıt paraları Eylül 1927’de
piyasa verilmiştir.


İşte bu ilk emisyonla birlikte Gazi Mustafa Kemal’in resimlerinin kağıt paraların
üzerindeki serüveni de başlamış olur. Bu serüven, 1938’in 11 Kasım’ına kadar
devam eder. İsmet İnönü Cumhurbaşkanlığına seçilince Londra’ya hemen
haber verilir ve matbaada bulunan klişelerden Atatürk portresi çıkarılarak
yerine İnönü’nünkü konulur. Böylece aynı paraların önce basılanlarında
Atatürk’ün resmi görülürken, sonra basılanlarında İnönü ile karşılaşmamız
şaşırtıcı değildir. 11 yıllık Atatürk resimli paralar döneminden sonra 1938’den
1951 yılına kadar İnönü’lü paraların iktidarı başlar.


Başlar ama özellikle 1946’dan itibaren Demokrat Parti’nin giderek
sağanaklaşan eleştirilerinin de hedef tahtası olmaktan kurtulamaz. Nitekim
TBMM kürsüsü bu eleştirilerle dolar taşar. İşte Adnan Menderes’in “Atatürk
aleyhine işlenen suçlar”
hakkındaki kanun münasebetiyle yaptığı
konuşmasından iki cümle (yıl 1951):
Ölümünün hemen akabinde paralardan, pullardan Atatürk’ün resimlerini
sildirenler onlardır. (Soldan alkışlar.)

Arkadaşlar, kendi reislerinin [İsmet İnönü’nün] resimlerini havi olan pulları beş
sene daha tüketemeyeceğimiz adette bastırmış olanlar yine onlardır. (Soldan
şiddetli alkışlar.
)

Biz bu yazıda pul konusuna girmedik ama gördüğünüz gibi Demokratlar da
doya doya (!) İnönü’nün resmine seyretsinler diye giderayak 5 yıl yetecek
miktarda pul bastırmış CHP’liler.


Peki İnönü bu sert eleştirileri cevapsız mı bıraktı? Yani sustu mu?
Susmasını bekliyorsanız onu yeterince tanımıyorsunuz demektir. Bulabildiğim
iki cevabını aşağıya alıyorum. Birincisi, CHP Muğla Milletvekili Seyfi Sadi
Pencap’ın yönelttiği soruya verdiği cevaptır. Şöyle savunmuş kendisini Paşa:
Atatürk ölmüştü, lider gitmişti. Ona yakın olan biriyim ve Atatürk’ü göğsünde
taşıyan bir İsmet İnönü olarak da liderliğimi ilan etmek zorundayım. Atatürk’ü
bu kadar kudsiyetle andığım halde gölgesinde lider olamam. Paralar üzerinde
Atatürk var, ama Atatürk yok. Anlatmak istedim ki, Atatürk öldü ama yeri
boş kalmadı.


Ancak İnönü’nün asıl önemli açıklaması, 11 Eylül 1957 günü TBMM’deki
konuşmasında gizlidir. Meclis zabıtlarından bulduğum bu açıklaması Erdoğan’ın
son konuşmasına 51 yıl önceden verilmiş bir cevap gibidir. Resmi
tutanaklardan aynen aktarıyorum:

Bir de pulda ve parada resim meselesi vardır. Her partici bunu benim
Atatürk’le münasebetim için kullanmak ister. Bu bir nazariye meselesidir.
Nazariye şudur:
Bir devlette sikke ve pul Devlet Reisinin adına basılır. Böyle devletler vardır.
Bu usulü takib etmeyen devletler de vardır. Biz bu usulü takib eden devletler
arasında idik. İmparatorlukta para, pul padişah namına basılırdı. (Soldan, sen
padişah mıydın paşa… sesleri
)


Cumhuriyeti kurduğumuz zaman halk tarafından cumhurbaşkanı padişahtan
daha az kudretli bir adam zannedilirdi. Atatürk’le bu mevzuda hassastık.
Milletin reyi ile başa geçmiş olan Cumhurreisinin, eski hükümdarın Devlet başı
olarak haiz olduğu bütün haklara malik olduğunu hukukta ve şekilde
göstermek lazımdı. Atatürk bu fikirde idi. Onun içindir ki, kendisi sağ olan
adamın paraya, pula resmini basmamak, adını yazmamak Cumhuriyette âdet
olsaydı Atatürk zamanında da ölülerden, pullarımıza, paralarımıza resmini
basacak, ismini yazacak hesapsız ad bulunurdu. Bugün de kanaatimiz odur.
(Soldan gürültüler)


Beğenirsiniz veya beğenmezsiniz, Nimet Arzık’ın ‘son padişah’ dediği
İnönü’nün açıklamaları bunlar. Eğer onun açtığı yolda devam edilseydi,
şimdilerde paraların üzerinde Abdullah Gül’ün resmini görüyor olacaktık.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Derleyen Faruk Sükan, Başbakan Adnan Menderes’in Meclis Konuşmaları: TBMM 1950-1960, 2. baskı, Ankara 1992, Kültür Ofset Limited Şirketi, s.72.
Haldun Derin’den nakleden: Tanju Demir, “Cumhuriyet dönemi paralarında siyaset ve ideoloji (1923-1950)”, 75 Yılda Para’nın Serüveni, İstanbul 1998, Tarih Vakfı-İş Bankası, s. 26.
İsmet İnönü’nün TBMM’deki Konuşmaları: 1920-1973- İkinci Cilt (1939-1960), Ankara 1993, Türkiye Büyük Milet Meclisi Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları, s. 241-242. (Sık sık ‘soldan gürültüler’ gelmesinin sebebi, Demokrat Parti grubunun kürsünün solunda oturmasıdır.)
 
Son düzenleme:
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst