Doğu Türkistan'dan Haberler (Çin İşgalindeki Türk Toprağı!..)

[bymarti]

Soykırım Suçlusu Çin’e ceza! Doğu Türkistan’a bağımsızlık!

1) Doğu Türkistan (Uyguristan) 1949 senesinde bağımsız devlet idi. 40 bin kişilik ordumuz, Milli marşımız, girbimiz, Ayyıldızlı mavi bayrağımız var idi.

Uygur’a bakıp kendi ellerinde Kazak, Özbek… lerin bağımsızlık isteyeceğinden korkan Stalin, gizlice Mao ile anlaşarak Doğu Türkistan’ı cehenneme çevirdi.

2) Çin, 1949’dan bu yana planlı, projeli halde soykırım yapıyordu… bugünlerde gaza bastı.

26 Haziran 2009 gece saat 2’de (yani Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün Ürümçi’ye adım attığı gece), Çin bölgesinde çalışmakta olan 800 Uygur işçiyi, 10 bine yakın Çinli (ellerinde sopalar, bıçaklar) linç etti.

Bunu protesto etmek için gösteri yapan halk, Ürimçi, Gulca, Kaşkar’da kanlı bastırıldı Çin ordusu tarafından… Doğu Türkistan kan gölüne çevrildi.

Bir yanda bir buçuk milyar Çinli, modern silahlı Çin ordusu, polisi, hükümeti, propaganda yapan, üreten Çin medyası… malzemeleri…

İkinci tarafta, kocası, babası, kardeşleri Cinliler tarafından öldürülen, tutuklanan; bir elinde bebeği bir eliyle parmağını sallayıp, Çin ordusuna karşı dimdik Uygur hanımları! Gözü yaşlı çaresiz acizler…

Çin 35 milyon Uygur’u katletti!...

Sokaklar ceset dolu… Evlerden çocuk-yaşlı demeden erkekleri tutukluyor, kafalarına tek kurşun… Çin iskencesi…

3) 1949’dan bu yana Çin, Uygurlara yapmadığını bırakmadı. Uygur halkı başına 46 defa atom bombası attı. Zehirlenme Çernobil’inkinden 10 misli fazla, kaç onbin çocuğun gözü kör oldu… Gülbostan köy kasabalardan sadece kül kaldı. Dünya iklimine zarar verdi.

4) Bugünlerde Pekin ile Doğu Türkistan arasında 30 rilıslı tren var. Bunlar Türkistan’a Çinli taşıyor. Planında 200 milyon Çinliyi yerleştirmek var.

Doğu Türkistan’dan Çin bölgesine her çeşit zenginlik taşınıyor. Mesela bir senede götürülecek altın 10 ton, ondan başka petrol (içinde tır geçebilen borularla akıyor Pekin’e doğru), uranyum, buğday, at, kuzu…. her gün taşınıyor.

5) 2006 yılından itibaren Uygur dili, Uygurca okullarda yasaklandı.

6) 2007 milli gururumuz çiğnendi. Çinlilere kız verme adetimiz yoktu. 14-25 yaş arası milyon Uygur kızı Çin Seddi içine mecburen (“gitmezsen iş yok, aş yok, anne babanı öldüreceğiz”) diyerek götürüldü.

Masum Uygur kızları seks kölesi olarak, bir buçuk milyarın ayakları altında çiğnendi. Kızlar toplu toplu intihar ettiler, kendilerini nehire, trenin altına attılar.

7) 30 milyon Uygur’da bir tane tüfek bir tane tabanca yok. (Çin onları topladı, önce ordumuz dağıttı, son bir asker kalana kadar işkence ile öldürdü).

Uygur halkının (özellikle çiftçilerin) kişi başına geliri bir senede sadece 50 dolar.

8) Amerikan eski president’ı Bush Irak’a girerken, Çin’e: “Bir şartla… Sen Uygur’u “terörist” ilan edersen, ben seni desteklerim” demiş.

O kadar ezik, o kadar biçare, o kadar masum Uygur halkı “terörist” ilan edildi.

Çin’in Birleşik Milletler’de konsey üyesi olması, Dünya adaletini çiğnedi. Çin masa altından bir sürü ülkeye sopa gösterip duruyor. “Uygur’a yardım edersen, senin menfaatlerine böyle böyle zarar veririm….” diyor.

Çin dosyası kabarık bir cinayetçidir. Kendi öğrencisinden 4 bini Tianmin’de tank ile ezerek kıyma yapma… Bir sürü azınlıkların beşikteki oğlanlarına kadar öldürüp soyunu tüketti.

9) Dünya kamuoyunu hep aldatıyor, yalan propaganda, haksızlık...., insani hak hukukları ihlal… oralara Dünya medyası da gidemez.

10) Yakınki 100 yılda Çin 35 milyon Uygur’u katletti, planlayıp soykırım yapıyor.

11) Dünyada komünizm bitmişse, komünist cellat Stalin ile Mao’nun Uygur’un boynuna bağladığı kölelik zinciri neden kırılmıyor?

12) Zenginliğimizin tadını alan Çin’in bir Uygur’u bile hayatta koyma niyeti yok, soyumuz tükenmek üzere…

Bütün dünya halkının, Birleşik Devletler’in Çin’i soykırım suçlusu ilan etmesini ve derhal cezalandırılmasını talep ediyoruz.

13) Doğu Türkistan Çin’e komşu ülkedir, ayrı devlettir. Bütün dünyanın Doğu Türkistan (Uyguristan)ın bağımsızlığını desteklemesini istiyoruz.

Çin’in yaptığı devlet terörüdür. Çin’in iç işi değildir. Birleşik Milletler’in, özellikle NATO’nun derhal müdahale etmesini istiyoruz.

Çin, kendi ırkından olmayan bütün dünya insanlarını yok etmeyi de planlıyor. Bütün dünyayı Çinli tek başına yemeyi planlıyor.

Onun için Çin, Birleşik Milletler’de derhal konsey üyeliğinden kaldırılmalı.

Soykırım suçlusu olarak, 60 yıllık müstebit komünist partisi yetkilileri Çin hükümeti (başbakan başta olmak üzere) cezalandırılmalı.

14) Çinlilerden başka bütün dünya halkından Birleşik Milletler’den, NATO’dan bütün Uygur halkı insani yardım talep ediyor, çok çok zor durumdayız. NATO bize gelsin!

Çin askerleri kendi ülkesine gitsin!

Soykırım suçlusu Çin’e ceza!

Doğu Türkistan (Uyguristan)’a bağımsızlık!

29.07.2009
Zeynure İsa

Adres:

Çelebidere Yokuşu Sok.
Selçuk Apt. No: 6 Yeniköy - İstanbul
Tel (Ev) : (0090 212) 223 65 82
Gsm : 0090 536 579 45 85


Haber Tarihi : 8/13/2009
Haber Editörü : Türk
Haber Kaynağı : turkbirligi

 

[bymarti]

Kısa adı Avrupalı Türk Demokratlar Birliği olan UETD'nin Belçika temsilciliğinin Brüksel'de verdiği iftar yemeğinin onur konuğu Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir oldu.

Yabancı basının da yakından takip ettiği programda Rabia Kadir, Başbakan Erdoğan'ı överken, Batı'nın Tibet'e gösterdiği ilginin kendilerine gösterilmemesini Müslüman ve Türk olmalarına bağladı.
Çin'e bağlı Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi aylar sonra yeniden protesto gösterilerine sahne olduğu saatlerde,
Dünya Uygur Kongresi Lideri Rabia Kadir Belçika'nın başkenti Brüksel'de iftar sofrasında konuştu.
Uygur Türklerini sahipsiz ve yetim bir çocuğa benzeten Kadir, Batı dünyasının kendilerine Tibet kadar ehemmiyet atfetmediğini belirtti.
Kadir, "Acaba Türk ve Müslüman olmamızdan mı davamıza yeterince sahip çıkılmıyor. Olaylar Tibet'te olsaydı çoktan heyetler gönderilirdi.
Batı'nın Tibet'e karşı takındığı tavra karşı değilim, fakat sergilenen bir çifte standart söz konusu." şeklinde konuştu.
Haklı davalarında önce Allah'a sonra kendi toplumlarına güvendiklerini kaydeden Kadir, Türkiye'nin tavrının dünya kamuoyunun Doğu Türkistan'a bakışını değiştirdiğini ifade etti.
Rabia Kadir, "Recep Tayyip Erdoğan Türk toplumlarının kahraman bir oğludur. Erdoğan'ın çıkışıyla beraber dünyanın bize bakışı değişti.
Ben küçük yaşımdan itibaren Osmanlı'nın, Türklerin, Mustafa Kemal'in hikâyeleri ile büyüdüm. Hep düşünürdüm 'Türkiye güçlü bir ülke. Neden yardım etmiyor?' diye.
Ama her şeyin vakti, zamanı varmış. En büyük musibet gelip, Çin soykırıma başlayınca Recep Tayyip Erdoğan buna şiddetle karşı çıktı ve dünyaya duyurdu.
Ben 20 yıl siyaset yaptım. Erdoğan'ın hangi baskılara rağmen bu cesareti gösterdiğini çok iyi tahmin ediyorum.
Türk soydaşları için o hiçbir baskıya boyun eğmedi." şeklinde konuştu.
Kendisinin çıtı pıtı ve küçük bir insan olduğunu belirten Kadir, "Ama Allah bana Doğu Türkistan'ın sorumluluğu gibi dev bir görev verdi." diye konuştu.
6 yıl kaldığı Çin hapishanesinden uluslararası kamuoyunun baskısı sonucu serbest bırakıldığını kaydeden Uygur lideri Kadir,
bu süreçten sonra Amerika ve Avrupa'nın artık daha sık gündemlerine geldiklerini söyledi.
Brüksel'de Avrupa Parlamentosu (AP) yetkilileriyle görüşme imkânı bulduklarını belirten Kadir,
Çin'in baskılarına rağmen Doğu Türkistan sorununu dünyaya duyurmak için gayret gösterdiğini belirtti.
Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir'i ağırlayan UETD Brüksel Başkanı Eşref Yağcıoğlu ise yaptığı konuşmada,
bu davet ile Uygur Türklerinin gözden ırak olduklarını ancak gönülden de ırak olmadıklarını göstermek istediklerini kaydetti.
Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) iftar programına başta Avrupa Parlamentosu üyesi Emine Bozkurt,
Belçika Federal milletvekili Hilal Yalçın, Brüksel Bölge Milletvekili Mahinur Özdemir'in yanı sıra çok sayıda sivil toplum örgüt yetkilileri,
işadamı ve öğrenci temsilcileri katıldı.
(CİHAN)