Neler yeni

Welcome to SATBİL FORUM PAYLAŞIM

Join us now to get access to all our features. Once registered and logged in, you will be able to create topics, post replies to existing threads, give reputation to your fellow members, get your own private messenger, and so, so much more. It's also quick and totally free, so what are you waiting for?

Bir Satbil Forum Efsanesi

Satbil Reklam Alanı

Satbil Forum Reklam

bir anı

lececafe

Co Admin
Local time
19:22
Katılım
23 Aralık 2005
Mesajlar
5,461
Tepkime puanı
10
Puanları
0
Yaş
48
ATATÜRK ve ÇEK





Atatürk bir gün yakın çalışma arkadaşlarıyla Beyoğlu'nda yeni açılan
Turkuvaz isimli bir lokantaya gitti.



Lokantanın sahibesi, Atatürk'ü karşısında görünce hemen özel bir masa
hazırlamaya girişti. Ama Atatürk onu engelledi, bulduğu boş bir masaya
ilişti. Modern görünümlü insanlar keyif içinde yemek yiyor, mekânın şıklığı
dikkat çekiyordu.

Burada gördükleri çok etkilemişti Atatürk'ü... Böyle bir lokantanın yaşaması
gerektiğini düşünerek kadına, "Sizin için ne yapabilirim? " diye sordu.

Kadın da böyle bir lokali geliştirmek için çok para gerektiğini ama hiç
parası kalmadığını anlattı.

Bunun üzerine, yaverinden çek karnesini istedi Mustafa Kemal ve o günler
için hatırı sayılır miktarda bir para yazdı. Çeki kadına uzatacaktı ki tam
bu sırada uzanan bir el, onun elini tuttu.

Bu elin sahibi, genç bir doktor olan Reşid Galip'ti. Reşid Galib Atatürk'ün
kulağına eğildi fısıldadı:



- Bu parayı vermemelisiniz efendim!



Şaşkınlıkla "Neden?" diye sordu Atatürk...

- Çünkü bu para amaca uygun harcanmış olmaz!





Allah, Allah..." diye söylendi Türkiye Cumhuriyeti' nin kurucusu ve çıkıştı:



- Benim param değil mi, nereye istersem oraya harcarım!



Genç doktor kibarca direndi:

- Hayır efendim, sizin paranız değil. Milletin parası... Size, sadece emanet o para!

Atatürk genç doktorun gözlerinin içine bakarak önce çeki yırttı, sonra da
oturduğu yerden kalkarak mekândan ayrıldı, Ankara'ya döndü.

Birkaç gün sonra İstanbul’da kalan Reşid Galib'e bir telefon geldi.
Karşıdaki ses, "Maarif Vekilliği'ne atandığını" (Milli Eğitim Bakanı) müjdeliyordu.






***
Bu anıyı Bütün Dünya Dergisi'nin son sayısında okudum. İlk olarak 1947'nin
Kasım ayında Millet Dergisi'nde yayınlanmış.

Daha önce hiç duymadığım bu öykü, Atatürk'ün ne kadar önemli bir devlet
adamı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Genç doktorun kendisine verdiği
dersi unutamamış, kızmak bir yana; onu Türk gençliğinin eğitiminden sorumlu
bir makama atamış.

***
Büyük önderi, hayata veda edişinin 69'uncu yıldönümünde saygıyla ve sevgiyle anıyoruz...

Ama o gün onun elini tutan genç doktoru da aynı sevgi ve saygıyla anmak istiyorum...



Keşke bugün de "devlet Adamları”nın yanında birer Reşid Galib olsa... Ve
onlar da milletin kendilerine emanet ettiği trilyonlarca parayı; gözlerini kırpmadan restorasyona, arabalara,
şatafata, kömüre ve beyaz eşyeya harcayabilen bu insanların ellerini tutup, engel olabilse...

Oysa ne bugünkü devlet adamları Atatürk kadar olgun ve adaletli, ne de bugünün aydınları
Reşid Galib kadar cesur...


msn me gelmiş.
 

@hmet

UZAKLARDAN
Local time
17:22
Katılım
23 Eylül 2006
Mesajlar
9,165
Tepkime puanı
48
Puanları
0
Tesekkürler Atatürk ve Doktordan güzel davranislar.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape7
shape8
Üst