- Katılım
- 6 Nisan 2007
- Mesajlar
- 3,175
- Tepkime puanı
- 25
- Puanları
- 0
- Yaş
- 45
1980 ve 90 lar...
70-80-90 tarihin bi önemi yok tabiki...herkezin çocukluk dönemini yaşadığı zamanlar,en çok özlediği ve geri gelmesini istediği zamanlardır...en azından ben böyle düşünüyorum...istisnalar kaideyi bozmaz tabiki...
Herşey daha bir saf-sade,daha bi güzeldi...Masumdu ...!
Cikletlerden çıkan araba ve futbolcu resimlerini biriktirip kolleksiyon yapmak...
Kibrit kutularından çeşitli oyunlar türetmek...
Misketlerin en afillisini,Ellik olarak kullanmak...
Gazoz kapaklarıyla kazanılan,onlarca kapak sayesinde,kendimizi gazoz kapağı milyoneri zannetmek,belkide masumiyetimizin en belirgin örnekleriydi...
Bunca masum örneğin karşısında,Şimdikileri saymak bile istemiyorum.en büyük örneği şu an karşımızda duruyor zaten...
Tek bir kanal vardı...Çok az dizi film ve çizgi film seçeneklerimiz vardı...
İzlemek için kaçırmamamız gereken bir zaman dilimi vardı,
Çocukluğumuzun da tekrarı olmadığı gibi bu programlarında tekrarı yoktu...
Böyle nostaljik zamanları hatırlatan birçok konu vardır muhakkak...
Fakat,benim amacım bazı şeyleri anımsamak ve yad etmek...
80 ve 90 lı yılları önemsememdeki başlıca sebep,belkide o yıllarda çocukluğumu ve gençliğimi yaşamış olmamdandır...
Tek bir kanal...
Tüm mahalle çocuklarının toplandığı tek bir park...
Parkta herşey yine tek,"önce sen,sonra ben bineceğim" diye bağrışıyoruz ...
Fakat öfkeyle değil,çocukluğumuzun verdiği coşkuyla...
Mahallede birtek top sahası var,öyle çimden değil tabiki,apartmanın yanında boş bir arazi...
Kimin burası diye sorsalar hemen sahipleniriz,sanki tapusu bizde ,çocuk aklı işte...
Ama bilemeyiz...aklımızdan bile geçmez...
Biz büyüdüğümüz zaman ,bizim sandığımız bu boş arsada birşeylerin kendiliğinden büyüyeceğini ve güzel anıların üzerine beton dökülüp,sonsuza dek gömüleceğini...
Gelelim futbol maçına...
Saha toprak,kaleler 2 tane taştan ibaret,kale büyüklüğü adımlarla sayılır,3 adım ideal boyuttur...
(Not: İtiraf edeyim,kalelerin ikisinide ben ayarlıyosam,rakip kaleyi 3,5 adım sayarım)
İkinci yarı 3,5 adımlık kale bizim olur,onuda göz kararı küçültürüm,haksızlık sadece ilk yarı için geçerlidir
Yedek oyuncu yok,seyircilerden herhangi biri oyuna dalabilir,atış serbest )
Kaleye yorulan geçer...
3 korner,1 penaltı uygulaması vardır...(UEFA bu uygulamaya hala geçmedi nedense)
Top çok havadan giderse,direk üstüdür...
Taşlara yakın giderse,işte o zaman çok tehlikeli...
Direğemi çarptı,yoksa içeriye girip golmü oldu bilinmez ve bunun tartışması yarım saat sürebilir...
Top plastik,meşin değil,patlayana kadar maç bitmez,bitsede biri biter,öteki başlar maçın...
Topun patlamasında mutlak suçlu,boş araziye atılmış bir cam veya çivi parçasıdır,her seferinde biri bize gıcıklığına yapıyor zanneder ve patlayan topun üzüntüsüyle mutlaka bi muzurluk düşünürüz mahalle ahalisiyle alakalı...
Herkezin çok şeyi vardır anlatacak mahellesiyle ilgili...Futbol maçları,yanlışlıkla kırılan camlar,uzun eşşek oyunları,tekne orucu tutmak ve daha nice anılar...
Fakat buna ne kelimeler yeter,ne de zaman...
Sizin için o zamanları hatırlatan birşeyler hazırladım...
O zamanın reklamları,çizgi filmleri,dizi filmleri vs. vs....
İsterseniz bunlara biraz göz atalım ve o günlere tatlı bi gülümseme gönderelim
Öncelikle kokusu hala burnuma gelen bikaç ciklet örneği vereyim...
İşte süper kahraman PEMBO...Karikatür kültürümüze çocukça bir yaklaşım...
vee BOMBİBOM...araba kolleksiyoncu sakızımız...
cincin...futbolcuları daha yakından tanımamıza yardımcı olan ciklet...
TURBO sakızları...vazgeçilmezimiz...Lamborgini leri bize tanıtan sakız...
veeee TİPİTİP...sakızdan çıkan bir kahramanın macera dolu serüvenleri...
Daha birçok örneği var bunların,ama en akla gelenler ve sadece o zamanlarda kalanlar bunlar...
Çoğu değişime uğradı ve halen satışta...
Çoğuda zamana yenik düştü ,sadece aklımızda...
Gelelim dergilere...
Bankalardan rica minnet alınan,her çocuğa nasip olmayan dergiler
Gazetelerden biriktirilen dergiler...Çok değerlidir,kitaplıkta saklanır,seri olarak tamamlandığında da matbaaya ciltlendirilir...
Ve işte gençliğimizin dergileri,posterleriyle odalarımızı doldurduğumuz,çıkartmalarıyla dolaplarımızı,çantalarımızı,cüzdanlarımızı süslediğimiz dergiler...
Takımlarımız...
Kimi Galatasaray lı,kimi Fenerbahçe li,kimi Beşiktaş lı mahalle çocuklarının,çift kale maçlarda bile ayrılırdı takımlarımız,puan cetveli de olurdu tabiki...
İşte 80 li yılların 3 büyüklerinden kadrolar...
Galatasaray 86-87 sezonu kadrosu
Fenerbahçe 80-81 sezonu kadrosu
Beşiktaş 81-82 sezonu kadrosu
veee işte çizgi filmlerimiz...masumiyetimizin en güzel örnekleri...çocukluk kahramanlarımız
Kurabiye Canavarı
He-Man
red kit ve daltonlar
nils ve uçan kaz
Heidi
Voltran
Bay meraklı
dinazor denver
clementine
pollyanna
robotek
she-ra
kalimero
arı maya
atom karınca
yakari
Hepsi çok güzeldi...Hüzün ve tatlı bi tebessüm med-cezirliğinde...
Sıra geldi Sinema ve dizi filmlerine..büyük küçük hepberaber izliyebildiğimiz,alternatifi olmayan ve seyri iple çekilen filmler...
StreetHawk
kung-fu
flipper
sahil güvenlik
görevimiz tehlike
güzel ve çirkin ( itiraf edeyim ben bundan çok korkardım
)
muhteşem ikili
çalıkuşu
yalan rüzgarı
Alf
kaptan custo belgeselleri
benny hıll show
mavi ay
altın kızlar
cosby ailesi
miami vice
küçük ağa
charles iş başında
webster
mike hammer
A takımı
kaynanalar
charli nin melekleri
köle isaura
70-80-90 tarihin bi önemi yok tabiki...herkezin çocukluk dönemini yaşadığı zamanlar,en çok özlediği ve geri gelmesini istediği zamanlardır...en azından ben böyle düşünüyorum...istisnalar kaideyi bozmaz tabiki...
Herşey daha bir saf-sade,daha bi güzeldi...Masumdu ...!
Cikletlerden çıkan araba ve futbolcu resimlerini biriktirip kolleksiyon yapmak...
Kibrit kutularından çeşitli oyunlar türetmek...
Misketlerin en afillisini,Ellik olarak kullanmak...
Gazoz kapaklarıyla kazanılan,onlarca kapak sayesinde,kendimizi gazoz kapağı milyoneri zannetmek,belkide masumiyetimizin en belirgin örnekleriydi...
Bunca masum örneğin karşısında,Şimdikileri saymak bile istemiyorum.en büyük örneği şu an karşımızda duruyor zaten...
Tek bir kanal vardı...Çok az dizi film ve çizgi film seçeneklerimiz vardı...
İzlemek için kaçırmamamız gereken bir zaman dilimi vardı,
Çocukluğumuzun da tekrarı olmadığı gibi bu programlarında tekrarı yoktu...
Böyle nostaljik zamanları hatırlatan birçok konu vardır muhakkak...
Fakat,benim amacım bazı şeyleri anımsamak ve yad etmek...
80 ve 90 lı yılları önemsememdeki başlıca sebep,belkide o yıllarda çocukluğumu ve gençliğimi yaşamış olmamdandır...
Tek bir kanal...
Tüm mahalle çocuklarının toplandığı tek bir park...
Parkta herşey yine tek,"önce sen,sonra ben bineceğim" diye bağrışıyoruz ...
Fakat öfkeyle değil,çocukluğumuzun verdiği coşkuyla...
Mahallede birtek top sahası var,öyle çimden değil tabiki,apartmanın yanında boş bir arazi...
Kimin burası diye sorsalar hemen sahipleniriz,sanki tapusu bizde ,çocuk aklı işte...
Ama bilemeyiz...aklımızdan bile geçmez...
Biz büyüdüğümüz zaman ,bizim sandığımız bu boş arsada birşeylerin kendiliğinden büyüyeceğini ve güzel anıların üzerine beton dökülüp,sonsuza dek gömüleceğini...
Gelelim futbol maçına...
Saha toprak,kaleler 2 tane taştan ibaret,kale büyüklüğü adımlarla sayılır,3 adım ideal boyuttur...
(Not: İtiraf edeyim,kalelerin ikisinide ben ayarlıyosam,rakip kaleyi 3,5 adım sayarım)
İkinci yarı 3,5 adımlık kale bizim olur,onuda göz kararı küçültürüm,haksızlık sadece ilk yarı için geçerlidir
Yedek oyuncu yok,seyircilerden herhangi biri oyuna dalabilir,atış serbest )
Kaleye yorulan geçer...
3 korner,1 penaltı uygulaması vardır...(UEFA bu uygulamaya hala geçmedi nedense)
Top çok havadan giderse,direk üstüdür...
Taşlara yakın giderse,işte o zaman çok tehlikeli...
Direğemi çarptı,yoksa içeriye girip golmü oldu bilinmez ve bunun tartışması yarım saat sürebilir...
Top plastik,meşin değil,patlayana kadar maç bitmez,bitsede biri biter,öteki başlar maçın...
Topun patlamasında mutlak suçlu,boş araziye atılmış bir cam veya çivi parçasıdır,her seferinde biri bize gıcıklığına yapıyor zanneder ve patlayan topun üzüntüsüyle mutlaka bi muzurluk düşünürüz mahalle ahalisiyle alakalı...
Herkezin çok şeyi vardır anlatacak mahellesiyle ilgili...Futbol maçları,yanlışlıkla kırılan camlar,uzun eşşek oyunları,tekne orucu tutmak ve daha nice anılar...
Fakat buna ne kelimeler yeter,ne de zaman...
Sizin için o zamanları hatırlatan birşeyler hazırladım...
O zamanın reklamları,çizgi filmleri,dizi filmleri vs. vs....
İsterseniz bunlara biraz göz atalım ve o günlere tatlı bi gülümseme gönderelim
Öncelikle kokusu hala burnuma gelen bikaç ciklet örneği vereyim...
İşte süper kahraman PEMBO...Karikatür kültürümüze çocukça bir yaklaşım...
YouTube Video | |
vee BOMBİBOM...araba kolleksiyoncu sakızımız...
YouTube Video | |
cincin...futbolcuları daha yakından tanımamıza yardımcı olan ciklet...
TURBO sakızları...vazgeçilmezimiz...Lamborgini leri bize tanıtan sakız...
veeee TİPİTİP...sakızdan çıkan bir kahramanın macera dolu serüvenleri...
Daha birçok örneği var bunların,ama en akla gelenler ve sadece o zamanlarda kalanlar bunlar...
Çoğu değişime uğradı ve halen satışta...
Çoğuda zamana yenik düştü ,sadece aklımızda...
Gelelim dergilere...
Bankalardan rica minnet alınan,her çocuğa nasip olmayan dergiler
Gazetelerden biriktirilen dergiler...Çok değerlidir,kitaplıkta saklanır,seri olarak tamamlandığında da matbaaya ciltlendirilir...
Ve işte gençliğimizin dergileri,posterleriyle odalarımızı doldurduğumuz,çıkartmalarıyla dolaplarımızı,çantalarımızı,cüzdanlarımızı süslediğimiz dergiler...
Takımlarımız...
Kimi Galatasaray lı,kimi Fenerbahçe li,kimi Beşiktaş lı mahalle çocuklarının,çift kale maçlarda bile ayrılırdı takımlarımız,puan cetveli de olurdu tabiki...
İşte 80 li yılların 3 büyüklerinden kadrolar...
Galatasaray 86-87 sezonu kadrosu
Fenerbahçe 80-81 sezonu kadrosu
Beşiktaş 81-82 sezonu kadrosu
veee işte çizgi filmlerimiz...masumiyetimizin en güzel örnekleri...çocukluk kahramanlarımız
Kurabiye Canavarı
He-Man
red kit ve daltonlar
nils ve uçan kaz
Heidi
Voltran
Bay meraklı
dinazor denver
clementine
pollyanna
robotek
she-ra
kalimero
arı maya
atom karınca
yakari
Hepsi çok güzeldi...Hüzün ve tatlı bi tebessüm med-cezirliğinde...
Sıra geldi Sinema ve dizi filmlerine..büyük küçük hepberaber izliyebildiğimiz,alternatifi olmayan ve seyri iple çekilen filmler...
StreetHawk
kung-fu
flipper
sahil güvenlik
görevimiz tehlike
güzel ve çirkin ( itiraf edeyim ben bundan çok korkardım
muhteşem ikili
çalıkuşu
yalan rüzgarı
Alf
kaptan custo belgeselleri
benny hıll show
mavi ay
altın kızlar
cosby ailesi
miami vice
küçük ağa
charles iş başında
webster
mike hammer
A takımı
kaynanalar
charli nin melekleri
köle isaura